Blog

Hürmasonluk Hakkında Bir Yabancının Sorabileceği 100 AHRET SORUSU (39-46)

in Celil LAYİKTEZ Yazıları

Soru 39- Hürmason ritüeli dinsel bir metin midir?

Hürmasonluğun ritüellerinde dinsel me­tinler yoktur, ancak, yer yer dua niteliğinde kısımlar vardır ve bunlar hümanist niyazlar­dan öteye gitmez. Ritüelleri tetkik ettiğimiz­de, Masonların Locada çalışmaya başlarken “yalnız bizim için değil, tüm insanlar ve in­sanlık için bir mutluluk mabedi inşa etmek”; amaçlarına varmak üzere de, “Akl-ı bikmet rehberimiz olsun, güzellik onu süslesin, kuv­vet onu tamamlasın” diye dua ettiklerini gö­rürüz. Çalışmaların sonunda, Locayı terk et­meden, Evren’in Ulu Mimarı’na tüm insanlara barış ve sağlık bahşetmesini; Kardeş Sofrası­nın sonunda da yer yüzüne dağılmış tüm yoksul insanlara yardım etmesini niyaz eder­ler.

Soru 40. Masonlar neden dinsizlikle itham edilirler.

Hürmason localarında Katoliklerle Protes- tanlar yan yana oturabiliyor diye Papa XII. Clement 24 Nisan 1738 In Eminenti ferma­nıyla Masonları dinsizlikle suçlayarak afaroz etmişti. 1748 yılında, I. Mahmud, Hıristiyan tebasmın baskısıyla ve ulemanın da, “Papa bunları dinsizlikle suçluyorsa bir bildiği var­dır” mantığıyla Hıristiyanların arzularını ka­bul etmesi üzerine, 1748 yılında Hürmasonlu- ğu yasakladı. O tarihten beri halk ağzında masonluk dinsizlikle eş anlamda tutuldu. İt-

Celil LAYİKTE2 (Geçen sayıdan Devam) tihat ve Terakkî’nin saflarında Masonların çokluğu, 31 Mart irticaî ayaklanmasını Mason subayların çerçevelediği Hareket ordusunun bastırması, Abdülhamid’i hal eden Milletvekili Heyetinin tümünün Mason olması sonucunda (Bahriye Feriki (1) Arif Ahmet Paşa, Katolik Ermenilerden Aram Efendi, Draçlı Jandarma Livası Esat Paşa ve Selânik mebusu Ema- nüel Karaso Efendi) şeriatçılar sonsuza dek Masonluğu düşman kabul ettiler ve her fırsat­ta Hürmasonluğu dinsizlik ve kâfirlikle suçla­dılar.

Soru 41. Bazı ülkelerde sadece Hıristi­yanların Mason olabildikleri doğru mu­dur?

Doğrudur. Masonluk Hıristiyan Orta ve Batı Avrupa ülkelerinde kilise inşa eden in­şaatçı localarında peydahlandı. İlk referanslar Hıristiyan! idi. 1738 yılındaki Papanın afo­rozu, Katoliklerin Protestanlara kardeş deme- lerindendi. Aydınlanma süreci, Napolyon harpleri, müstemleke siyaseti gibi etkenlerle bu kısıtlamalar Fransa’da 18. yüzyılın sonun­da, Anglo-Sakson ülkelerinde 19. yüzyılın içinde kalktı ve bir Kutsal Kitaba inandığı müddetçe, dini ne olursa olsun, herkes ma­sonluğa kabul edilmeye başlandı. Bir tek Protestan İskandinav ülkeleri (İsveç, Norveç, İzlanda ve kısmen Danimarka) bu evrimin

(1) Ferik: Korgeneral

(2) Liva: Binbaşı dışında kaldılar. Bugün bu ülkelerde, Hıristi­yan olmayan muntazam masonlar localara zi­yaretçi olarak kabul ediliyor, ancak aslî üye olamıyorlar.

Soru 42. Papa 1738 yılında Hürma- sonluğu aforoz etmişti. Bunun sonuçları ne olmuştur? Günümüzdeki durum nasıl­dır?

Katolik ülkelerde aforozdan kaçman Masonlar gizliliği seçmişlerdir. Bu nedenle de Masonluğa gizli cemiyet tarifi yakıştırıl­mış olabilir. Protestan ülkelerde Masonlar hiç bir dönemde gizlenme ihtiyacını hisset­memişlerdir. Papa’ya rağmen, tüm Katolik ül­kelerde Masonluk faal olmuş. Akdeniz ülke­leri ile Güney ve Orta Amerika ülkelerinde Aydınlanma ve Demokrasi ile Laiklik fikirleri localarda yeşermiştir.

İkinci Dünya savaşından sonra, Papa XXIII. Jean aforozu kaldırmak üzere ate ol­mayan, muntazam Büyük Localarla bir diya­log başlatmış ve bunun sonucunda, 1983 yı­lında aforoz tümüyle kalkarak, yalnızca “Kili­seye karşı komplo düzenleyen” dernekler için geçerli kalmıştır.

Soru 43. Katolik Din Görevlileri; ör­neğin bir kardinal veya rahip Mason ola­bilir mi?

Her dönemde Katolik rahipler, gizlene­rek, mason olmuşlardır. Günümüzde aforo­zun resmen kalkmasına rağmen, Katolik ruh­ban sınıfında, hala devam eden bir çekingen­lik görülmektedir.

Soru 44. Neden İbranî semboller kul­lanıyorsunuz? Bir İslâm ülkesinde yaşa­dığınıza göre neden İslâmî sembolleri tercih etmiyorsunuz?

Masonluk, ülkeden ülkeye uygulama farklılıklarına rağmen, hep aynı sembolleri kullanır. Aksi takdirde bu Masonluk değil, başka bir şey olurdu.

İlk defa Tek Tanrıya ibadet eden İbranîlerin kralı Hz. Süleyman, Tek Tann’ya dünyanın ilk mâbedini inşa etti. Orta Çağın katedral inşaatçıları Operatif Masonlar, Tan- rı’ya ithaf edilen abideler inşa ediyorlardı, bu inşaatlarına da efsanevî model olarak Sü­leyman Mâbedini kabul ettiler. Böylece Orta Çağ inşaat ustalarının işaret ve şifrelerinin kaynağı Melik Süleyman Mâbedinin inşaat ef­sanesinden alınmıştır.

Soru 45. Hiram kimdir? Kaç ayrı Hi­ram vardır?

Süleyman Mâbedinin inşa edildiği dö­nemde Hiram adı çok rastlanan bir ad idi.          ‘

Üç ayrı Hiram’ı biliyoruz: Sur Kralı Hiram; Mâbedin mimarı Üstat Hiram; Üs­tat Hiram haksız yere terfi ettirilmeyen çı­raklar tarafından öldürüldükten sonra yeri­ne yapıyı tamamlayan yardımcısı Hiram Abif.

Soru 46. Masonluk Tek Tanrı’ya ada­nan Süleyman Mâbedi’nin yapım senar­yosu üzerine kurulmasına rağmen, ne­den Melik Süleyman’ı değil de, adı Tevrat’ta hayal meyal geçen Hiram adh putperesti pîr olarak kabul etti?

Eğer pîr kelimesi kullanılmak isteniyorsa; pîr, Akıl ve Hikmet’i simgeleyen, inşaatın sahibi Melik Süleyman’dır. Maddî güç Sur Kralı Hiram’dan gelmiştir. Kral Hiram, Melik Süleyman’nın müttefiki komşu ülkenin putperest kralıdır; barış ve dostluk ifâdesi olarak Mâbedin inşaatı için gerekli sedir ağaçlarını Lübnan dağlarından kestirip yolla­mıştır. Kral Hiram Kuvveti simgeler. Sur ken­tinde Hiram adı yaygındı. Kral Hiram, sedir ağaçları ile birlikte, tebaasından, “dul kadı­nın oğlu”, mimar Hiram’ı yolladı. Mâbedin mimarı işte bu Hiram’dır ve Güzelliği sim­geler

Celil Layiktez
Kaynak: Tesviye Dergisi Sayı 54

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *