Celil Layiktez:Hakkında

Celil Layiktez sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

Türkiye’de Masonluk Tarihi denilince tereddütsüz akla ilk gelen isimlerden biridir. Bu konudaki araştırmaları, makaleleri ve bir kısmı İngilizce yayınlanan kitapları sadece ülkemizde değil, dünyada da tanınmasının sebebidir.

Eğitim Pek Muhterem Celil Layiktez Kardeş, 16 Mart 1935 tarihinde doğdu. 1952 yılında Saint Michel Fransız Lisesi’nden, 1956 yılında da sonradan Boğaziçi Üniversitesi adını alan Robert Kolej’den Elektrik Mühendisi olarak mezun oldu. Dönemin ileri teknoloji ürünleri kabul edilen buzdolabı ve çamaşır makinesi üretimi konularında çalıştı. Biniciliğe meraklı olmasının ötesinde lisanslı bir sporcuydu. Bu sayede askerlik görevini süvarı sınıfında yaptı. İngilizce ve Fransızca dillerine hakim olması sebebi ile de askerliğini mütercim ve tercüman subay olarak sürdürdü. Dönemin Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Rüştü Erdelhun’un özel tercümanı oldu. İTÜ’de kimya öğrendi, Zürih’te de kaynak elektrotları konusunda çalıştı.

İş yaşamı 1960 yılında Türkiye’de ilk defa Milli Eğitim bakanlığı onaylı kaynak eğitimi kursları düzenledi. Prof. Selahattin Anık ile Türk Kaynak Cemiyeti’ni kurdu. Sanayi ile üniversite arasında bağ olması gerektiği fark etti, kaynak teknolojileri konusunda üniversitelerde konferanslar vermeye başladı. Yazdığı teknik makaleler Marmara Üniversitesi’nde kaynak teknolojileri alanında öğretim görevlisi olmanın kapısını açtı. Eğitimciliğinin yanı sıra araştırmacı kimliği de bu yıllarda gelişti. MEB gözetiminde Erkek Sanat Okulları işbirliği programını geliştirdi, 1944 yılında da MESS - Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası Eğitim Vakfı kurucusu oldu. Yazdığı Kaynak Teknolojileri isimli kitabı bu alanda öncü bir yayın oldu.

İlgi alanları Lise yıllarında hobi olarak başlayan ve zaman içinde gelişen Orta Çağ kültürü, antropoloji ve batıl itikatlar konusu ilgisini çekiyordu. 1965-1973 yılları arasında Büyük Üstat olan En Muhterem Hayrullah Örs Kardeş’in Topkapı Sarayı’na davetleri bu açıdan çok değerliydi, çünkü saray arşivlerindeki muska ve benzer belgeleri okuma ve inceleme fırsatı buluyordu. Binicilik çok sevdiği bir uğraştı. Cemiyetçilik damarlarında dolaşıyordu. Briç neredeyse yaşamıydı. Satranç ise ayrı bir tutkuydu. Masonluk’tan uzak kaldığı dönem tüm enerjisini, bilgi birikimi ve becerisini Türkiye Satranç Federasyonu ve Türkiye Briç Federasyonu için seferber ettiği yıllar oldu. Gençlere satranç ve briç öğrenmeleri için antrenörler dahil her türlü fırsatı yarattı. Bu branşlarda Gelir getirici faaliyetlere önem verdi, iktisadi işletmeler kurdu. Yaşamı boyunca severek oynadığı satranç sporuna değer kattı. Satrancı sevdirme çabası kapsamında aktif görev aldığı Satranç Federasyonu’nda Başkanlık yaptı. Almanya Satranç Federasyonu tarafından okullara eğitim amaçlı tavsiye edilen, B.J. Withuis ve Helmut Pfleger imzası ile yayınlanan ve Türkçe’ye Gençler için satranç adıyla çevrilen kitabın yayınlanmasını sağladı, önsöz yazdı. 12 Eylül döneminde bakanlığa bağlı olmayan tüm spor dernekleri kapatılması gündeme geldi. Satranç ve briç federasyonları ile filateli federasyonunu kapanmaktan O kurtardı.

Özel yaşamı 12 Eylül öncesinde Çapa Tıp Fakültesi Çocuk Psikolojisi Bölümü’nde asistan olan, sonra UNICEF Anaokulları Türkiye temsilciliği ve Çocuk Esirgeme Kurumu İstanbul İl Başkanlığı görevini üstlenen Neş’e hanımefendi ile tanıştı ve evlendi. Başarılı çalışmaları sebebi ile Çocuk Esirgeme Kurumu’nun sınırlı sayıda bastırdığı Altın Onur Madalyası ile ödüllendirilen Neş’e Layiktez de Mason’ların kurulmasına öncülük ettiği bu cemiyetin madalyası “ait olduğu yerde saklanmalı” diyerek HKEMBL Müzesi’ne armağan etti. Neş’e hemşire, Pek Muhterem Celil Layiktez’in Kardeş’in 1992-1996 yılları arasında Büyük Üstat olan En Muhterem Can Arpaç Kardeş ile Avrupa’daki büyük locaları ziyaret programında gördüğü eksikliği gönüllü olarak doldurdu. Avrupalı kardeşlerin eşlerinin hasenat konusundaki çalışmalarından ilhamla kurulan Beyaz Eldiven Derneği çalışmalarına önce liderlik, ardından da başkanlık yaptı. 1994 yılında toplumsal yaşamın köklerine inerek akılcılığı ve erdemi egemen kılma amacı ile kurulan Beyaz Nokta Gelişim Vakfı’nın Mütevelli Heyet üyesi oldu. Kendisi gibi BNGV üyesi olan eşinin vefatından sonra yalnız kaldı. İkinci eşi, daha önce mutsuz evlilikler yaşamaları ve evlilik müessesine inançlarını yitirmeleri sebebi ile nikahsız bir birliktelik olarak sürdü. Bu durum locada tepkilere yol açtı. 1975 yılında istifa etti. Soyadı Kanunu ile babası o dönem Türkçesi ile “laik” sözcüğünün karşılığı olan “layik” ve onu tamamlayan “tez” sözcüğünden oluşan Layiktez soyadını almıştı, Ömrü boyunca gururla taşıdı.

Masonluk yaşamı 1964 yılının Mart ayında, Joseph Margulies (Mişel Margulies Kardeş’in babası) Kardeş’in teklifi ile Masonluğa ilk adımını attı. Aynı yıl HKEMBL Matrikül’ünde 11 numara ile kayıtlı Müsavat Muhterem Locası’nda Üstad-ı Muhterem Ziya Umur Kardeş’in yönettiği Tekris Töreni ile nura kavuştu. 1972 yılında beklemediği bir anda Üstad-ı Muhterem seçildi. Celil Layiktez halen II. Nazır’dı. Üstad-ı Muhterem olması beklenen ve I. Nazır makamında bulunan Mişel Margulies yaşadığı ailevi sorunları mazeret gösterip yerine Celil Layiktez’i aday gösterdi. 22 Aralık 1972 tarihinde Üstad-ı Muhteremliğe is’ad edildi. Bu dönemde, kısaca GOdF olarak anılan Grand Orient de France | Fransa Büyük Doğusu ile Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde faaliyet gösteren localar arasındaki yazışmalara erişme fırsatı oldu. Nazilerin hışmından korunmak için Bibliothèques Nationale Française | Fransa Milli Kütüphanesi’nde özel bir bölümde saklanan Masonik arşivde araştırma yapması için izin verildi. Bu sayede de 1760’lardan 1890’a kadar olan 130 yıllık döneme ait Türk Masonluğu’nun tarihini gün ışığına çıkarak 1878 sayfalık külliyata erişti. Dokümanların mikrofilmlerini çekerek bu eşsiz belgeleri HKEMBL arşivine kazandırdı. Devamında o dönemin Fransızcası ile yazılan belgeleri Ziya Umur, Süha Umur ve Mişel Margulies kardeşlerin yardımları ile anlaşılır ve kolay erişilir bir hale getirdi. Bu belgeler arasında; Kanada’da tarih doktorası yapan bir öğrencinin “Kemalizm ve Masonluk ilkeleri bu denli örtüşüyorsa, Atatürk neden Masonluğu kapattı” başlıklı tezi için İstanbul’a gelmesi, arşivde günlerce süren zahmetli çalışmalar neticesinde Atatürk’ün Masonluğa olumlu bakışı ve Ankara binamızın temini için yaptığı nakdi yardımı ile ilgili olarak el altında bulunan ve okunmayı bekleyen Fransızca belgeler keşfedildi. Bu başarı Quatuor Coronati Araştırma Locası’nın Türkiye için sekreterlik görevi teklifini getirdi. Kabul etti. Özel yaşamının eleştirilere hedef olması sebebi ile Üstad-ı Muhterem’lik görevini tamamladığı an istifa etti, Quatuor Coronati Araştırma Locası Türkiye Sekreterliği görevini Mişel Margulies Kardeş’e devretti. Bir dönem bitti, Celil Layiktez neredeyse 10 yıl boyunca Masonluk dışında kaldı. Hobilerini profesyonelce yönettiği yıllar hiç temasını kesmediği ve hasenat kesesine katkılarını yollamayı sürdürdüğü Müsavat Muhterem Locası’nın Üstad-ı Muhterem’i Muhterem Gürkan Aktoluğ Kardeş’in kolunu çekip locaya geri getirmesi yaşamını bir kez daha değiştirdi. Mişel Murgulies Kardeş de vaktiyle devraldığı Quatuor Coronati Araştırma Locası Türkiye Sekreterliği görevini iade etti. 1991 yılında Büyük Görevliler Kurulu’na girdi, 1998 yılında da Büyük Üstat Yardımcılığı görevini sırasında Büyük Görevliler Kurulu kariyerini noktaladı. Kısa adı GLNF olan Grande Loge Nationale Française | Fransa Milli Büyük Locası’na bağlı Provence Bölge Büyük Locası Onursal Önceki Büyük Üstat Yardımcısı ünvanı ile onurlandırıldı. Columbia ve Tazmanya Büyük Locası yanı sıra kısa adı UGLE of United Grand Lodge of England | İngiltere Birleşik Büyük Locası tarafından Dostluk Kefili ilan edildi. Rosslyn Chapel Trust Ayrıcalıklı Üye’si oldu.

Royal Arch Türk Masonluğu’nda gerek sembolik ve gerekse felsefi derecelerde mevcuda sıkı sıkıya sahiplenme, yeni önerilere kapalı olma durumu hakim tavır. Royal Arch da bu konudaki çarpıcı örneklerden biri. Yorum yapmadan Pek Muhterem Celil Layiktez’in notlarından ilerlemek belki de en doğrusu: “Avrupa Büyük Locaları görevlilerinin bizde Royal Arch olmayışını hayretle karşılamaları üzerine, Can Arpaç bana bu konuyu araştırma görevini verdi. Ahmet Timurkan Kardeş’in Londra’da Mandate Locasına Üstad-ı Muhterem olarak is’ad merasimine, Can Arpaç’la birlikte birçok Büyük Kurul Üyesi ile Londra’ya gittik. Büyük Sekreter Michael Higham, “anlatmaktansa hepinizi Royal Arch’a iykaf edelim, görün ve öyle karar verin” dedi. Öneriyi kabul ettik, bizim için özel bir Royal Arch celsesi yapıldı. Büyük Sekreter bizzat Şapitr Başkanlığı görevini ezbere üstlendi, konu mankeni olarak beni kullandı, Kardeşler de sütunlarda oturarak, hep birlikte iykaf olduk. Türkiye’ye döndüğümüzde Türkiye Yüksek Şurası’na rekabet etmek istediğimize dair karşı propaganda yapıldı ve bu değişiklik için gerekli tüzük değişikliği kabul edilmedi. Edinburgh’da yapılan bir Büyük Sekreterler toplantısında, 1965 yılında Türkiye Büyük Locası’nı yeniden tahsis eden Büyük Üstat Lord Bruce, bu defa yeni ünvanı Lord Elgin olarak benimle görüşmek istedi. Bana, “İskoçya’da Royal Arch Büyük Loca’ya doğrudan bağlı değildir. Birlikte çalışırlar ama yönetimi müstakildir. Eğer benim yerime, İngiltere Büyük Locası sizi yeniden tahsis etseydi, otomatik olarak Royal Arch bünyenize dahil olurdu. İzin verin de bu eksiğimi tamamlayayım” dedi.”

Masonik çalışmaları İlk sayısı 1992 yılının Mayıs ayında çıkan ve 2013 yılının Mart ayına kadar toplam 87 sayı yayınlanan Tesviye dergisinin editörlüğünü üstlendi. İlk sayı 2500 adet basıldı, o dönemde 7500 üye vardı. Talep üzerine ikinci baskı yapıldı, bu da Türk Masonluğu’nda bir ilk oldu. Dergi tam anlamıyla Türk Masonluk yaşamına renk kattı. Mimar Sinan dergisinde yayınlanan yaklaşık 70 makale ve çeviri ile mesleğe katkıda bulundu. Görüşleri ve tespitlerine yurtdışında da büyük değer veriliyordu. Pietro Stones, Quantum Coronati, Avusturya Araştırma Locası ve İngiltere’de 9659 matrikül numaralı Internet Lodge makalelerini yayınladı, çalışmalarına yer verdi. Tarih yazmaya çalışmanın hiç de kolay olmayan bir arşiv çalışması gerektirdiğine her fırsatta vurgu yapan Celil Layiktez, Türk Masonluğu’nun arşive kavuşmasında Türkiye Yüksek Şurası Hakim Büyük Âmiri Suha Umur Kardeş’i “kurucu” ilan eder. İleride Türkiye’de Masonluk Tarihi serisi olarak yayınlanacak bu konu, yegâne tutkusudur. Araştırmacılıktan yazarlığa geçişte en büyük rolü oynayan ve çalışmasının Büyük Loca olarak basılmasını sağlayan Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası Büyük Üstadı En Muhterem Sahir Talat Erman Kardeş’tir.

Masonluk tarihi… Söz konusu serinin ilk cildinde 1721 yılında ilk locanın kurulmasından Sultan I. Mahmut’un Masonluğu yasaklamasına, 1747’de Halep’te faaliyetine başlayan ilk Bölge Büyük Locası’ndan Osmanlı İmparatorluğu’ndaki Fransız Locaları’nın etkisi ve İzmir’de 1760 yılında kurulan Les Nations Réunies Locası’na uzanan bilgileri derler. Bektaşi Masonluğu ve kapatılmasını, uyku dönemini ele alır. Sultan II. Abdülhamit’in tahta çıkması, İstanbul’da Oriental Locası’nın kurulması, İzmir’deki sahte Büyük Loca ile Batılı ülkelerdeki Masonluğun yaklaşımlarını inceler. İttihat ve Terakki, Cumhuriyet öncesi dönem, devamında İstanbul’da toplanan ilk milletlerarası konvandan Atatürk’e çekilen telgrafa ve yanıtına yer verir. 1935-1948 yılları arasındaki Uyku Dönemi ile 1948’de çalışmalarına başlayan Türkiye Mason Derneği ile İstanmbul, Ankara ve İzmir’deki localar ile ilk cildi tamamlar. Bu yayın, önemli bir boşluğu dolduracak ilk çalışmadır. İkinci cilt ile 1957-1970 yılları arasını inceler. Üstat, bu dönemi “yapılanma” olarak tanımlar. Çalışmasında her yılı ayrı ayrı, olayları da tek tek ele alır. Bu çalışmasında Mimar Sinan dergileri, 1973-1979 dönemi Büyük Üstat’ı En Muhterem Nafiz Ekemen Kardeş’in “Arşivlerimiz içinde 1965 olayları” isimli kitabı hatta o dönemlere tanıklık eden kardeşlerin anılarından yararlanır. 1970 yılında İngiltere tarafından tanınma ile neticelenen ve sürecin belgelere dayalı anlatımı bu çalışmayı benzersiz kılar. 2000-2003 yılları arasındaki Büyük Üstat En Muhterem Demir Savaşçın, Celil Layiktez’in Türk Masonluk Tarihi’ni yazmak için verdiği emeği “Masonik hayatı tüm benliği ile yaşayan ve yaşatan” sözleri ile takdir eder. Bu konuda çalışmaları süren bir IV. Cilt olduğunu, Büyük Üstat En Muhterem Demir Savaşçın Kardeş’in, III. Cilt için önsöz olarak yazdığı “programda olan ve Açılma başlığını taşıyacak dördüncü cildi kardeşlerimizin sabırsızlıkla bekleyecekleri” ifadesinden anlıyoruz. Celil Layiktez serinin bahsi geçen dördüncü kitabını yayınlayamadan 29 Haziran 2020 tarihinde vefat etti. Kitap, Türk Masonluğu’nun 100. Yılı’nda yayınlanabilseydi 1990-2009 yıllarını kapsayacaktı...